top of page

Münir Nurettin Selçuk

Doğum 1900 İstanbul
Ölüm 27 Nisan 1981İstanbul

mnir_nurettin_3.jpg

Darülfünun İlahiyat Fakültesi Fars Edebiyatı profesörü ve Kadıköy Sultanisi Fransızca öğretmenlerinden şair Mehmed Avni Nureddin Bey ile Fatma Hanife Hanım'ın oğlu olan Selçuk, 1900 yılında, İstanbul Sarıyer'de dünyaya geldi.
 
Münir Nurettin Selçuk, 1917’de ailesinin ısrarıyla eğitimi için gittiği Macaristan’dan musıkî aşkıyla döndü. Dar’ül Feyz’i Musiki Cemiyetine devam eden ve Besteniğar Ziya Bey ile Zekaizade Ahmet Irsoy’dan musiki dersleri alan Münir Nurettin Selçuk, bestekârlığa 1920’de Tevfik Fikret’in ‘Bu bir terânedir' şiirine yaptığı bir besteyle başladı.

İkinci olarak ‘Sensiz ey şûh gözlerim avâre kalbim ağlıyor’ güfteli şarkısını besteleyen Münir Nurettin Selçuk, bu iki eserin ardından tam 20 yıl boyunca beste yapmadı. 1923’te askerliği esnasında Mızıka-ı Hümâyûn’da ardından da Riyaset-i Cumhur Musıkî Heyeti’nde çalışmalarını sürdüren Münir Nurettin Selçuk, eski okuyuşla yeni anlayışı bir araya getirerek alışılagelenden çok uzakta bir üslûpla, 1928 yılında ‘Sahibinin Sesi’ firmasında ilk plaklarını yaparak dikkatleri üzerine çekmeyi başardı.

Aynı sene Fransa’nın başkenti Paris’e gelerek Ses Tekniği ile ilgili öğrenim gören Münir Nurettin Selçuk, özgün bir ses tekniği eğitimi gören ilk Türk Musikisi ses sanatçısı olarak, 19. yüzyıl İtalyan opera şarkıcılığının izlerini taşıyan icra üslubu ‘Bel Canto’dan etkilendi.

Türk musıkî tarihinde tek başına konser verme geleneğini getiren Münir Nurettin Selçuk, ilk solo konserini Paris dönüşü, 1930’da, şimdiki Dormen Tiyatrosu’nda vererek büyük hayranlık ve ilgi uyandırdı. Konserlerde ayakta şarkı söyleyen ve frak giyen, aynı anda koro eşliğinde solo okuma geleneğini de başarıyla ilk defa uygulamayı başaran Münir Nurettin Selçuk, genç yaşlarında çevresi tarafından hayranlık uyandırdı, ciddiyetiyle, giyimine gösterdiği özenle ve tavizsiz sanat anlayışıyla efsane hâline dönüştü.

Batı’dan gelen etkileri (tango, opera, vs.) kendi Türk musıkisi okuyuş üslubuna korkmadan katan eden Münir Nurettin Selçuk, kuşaklar boyu örnek alınırken, asıl beste çalışmalarına 1940-1941’li yıllardan sonra başladı. İstanbul’a dönmesinin ardından 30 yılı aşkın bir zaman boyunca İstanbul Belediye Konservatuarı İcra Heyeti’nde görev yapan Münir Nurettin Selçuk, birçok genç kuşak sanatçısının yetişmesine katkıda bulundu.

Münir Nurettin’in besteleri arasında, Beni Kör Kuyularda Merdivensiz Bıraktın, Kalamış, Ruhsarına Aybetme, Sen Şarkı Söylediğin Zaman ve Gül Yüzünde Göreli Zülf-i Semen-say Gönül eserlerini sayabiliriz.

Yahya Kemal’in Münir Nurettin tarafından bestelenen şiirlerine örnek olarak ise, Aziz İstanbul, Endülüs’te Raks, Rindlerin Ölümü, Aheste Çek Kürekleri ve Yeniçeriye Gazel şarkılarını gösterebiliriz.

Münir Nurettin Selçuk’un özel olarak ders verdiği kişiler arasında günümüzün en önemli Türk musıkisi ses sanatçısı olan Alâeddin Yavaşça bulunuyor. Dünya müzik piyasasında da büyük ilgi gören Münir Nurettin Selçuk, 27 Nisan 1981 yılında hayata veda etti.

bottom of page